Çok sık karşılaştığımız sorulardan ve insanların sorunlarından biridir.hocam ben zayıflamak istemiyorum sadece göbeğimdeki yağları kaybetmek istiyorum diye gelir üyeler bize.Yada kimileri gram bile fazla yağı olmayan taş gibi bir karına nasıl sahip olunacağı ile ilgili soru yağmuruna tutarlar bizi.

Öncelikle şunu üzülerek söylemeliyim ki bölgesel zayıflama diye bir şey yoktur. Bu tamamen bir şehir efsanesi ve kilo endüstrisinden para kazananların ilk hareket noktasıdır. vücudun yağ oranları kadın ve erkekte değişiktir.Ama şöyle genel bir değer vermek gerekirse ortalama yüzde 20 lerin  altına düşmedikçe yağ kıvrımlarınız olacaktır.

Vücut yağ oranınız yüzde 12 lerde olduğunda hiç yağ kıvrımınız kalmayacak yüzde 10 un altına indiğinde de karın kaslarınız dışarıdan bakıldığında belirgin bir şekilde görülecektir.yağ ve kas oranlarının belirlemede en yaygın ama çok objektif olmayan bioempedans yöntemi ile az çok yağ ve kas oranlarınızı öğrenebilirisiniz.

  Kilo kadın ve erkelerde farklı yerlerde depolanır. Bunun  en önemli nedenleri kadın ve erkeğin vücut tipleri ve ağırlık merkezlerinin farklı olmasıdır..dikkat edildiğinde görüleceği üzere erkekler genelde karın ve bel bölgelerinden kadınlar ise kalça ve basen bölgelerinden yağlanmaktadırlar.Aslında buradaki en önemli neden yerçekimi kanunudur.yerçekiminin etkisi ile vücut, ağırlık merkezinin olduğu bölgelerden yağlanır.Bir erkeği yüksek bir yerden boşluğa bıraktığınızda kafasının üstüne bir bayanı bıraktığınızda poposunun üstüne düşer. Sebep, farklı ağırlık merkezleridir.:) Enerjinin yakımına geldiğimizde bunu şöyle örneklendirmek eğlenceli olacaktır.

Kanınızdaki enerjiyi nakit paraya kas ve karaciğerdeki enerjiyi banka hesabınızdaki  bir miktar paraya, depo yağlarıda hisse senedi karşılığı alınmış fonlar olarak değerlendirebiliriz.

Egzersiz yapmaya başladığınızda yağlar hangi bölgede depolandıysa o bölgeden daha fazla yağ yakımı olacaktır. Öncelikle kanınızdaki enerjiyi tüketip daha sonra kas ve karaciğerinizdeki enerjiyi azaltıp en son depolanmış olan adipoz depodaki yağları yakacaksınız.

HER GÜN YÜRÜYÜN

Araştırmalar, her gün 30-35 dakika sıkı yürüyüş yapmanın kilo kontrolünde müthiş bir avantaj sağladığını gösteriyor. Yürüyüşün tempolu olması, orta yaşlı kadın ve erkek için dakikada 110-120 adımdan daha az atılmaması önemli. Eğer yeni yürüyüşe başlayan veya tansiyonu, kalbi, şekeri olan biriyseniz ya da dizlerinizde ve belinizde bazı problemler varsa 80-100 adımı tutturmanız da yeterli olabiliyor. Adım sıklığınızı zaman içinde yavaş yavaş artırıyorsunuz.

Yürüyüşlerin sabah aç karna ya da akşam saatlerinde yapılması arasında pek fazla fark yok. Ama son yıllarda akşam yürüyüşlerinin bel çevresini eritmede daha etkili olduğunu gösteren gözlemler var.

Düke Üniversitesi ve Cooper Sağlık Enstitüsü'nde yapılan çalışmalar, her gün yapılan yarım saatlik yürüyüşlerin kilo kontrolünde büyük bir başarı sağladığını gösteriyor. Eğer egzersizin olumlu etkilerinden daha fazla yararlanmak istiyorsanız, direnç egzersizlerini de yapmanızda fayda var. Güç artırıcı egzersizler, kasları geliştirdiği için kalori yakma hızınızı artırıyor, metabolizmanızı hızlandırıyor.

Neşe,huzur ve bol sporlu  günler dileğiyle kalın sağlıcakla


Bu yazı 9 Ekim 2008 tarihinde yazılmıştır ..

              Mutlu AKIN

              Spor Uzmanı

              Fitness Eğitmeni